O kadar şahaneydik ki neredeyse küçük dilimi yutacaktım. Gerek Sibel Tüzün'ün şovu gerek spikerimizin sürekli "tabii komşuya gitti, tabii komşuya verecek" söylemleriyle yine eşsiz, yine kusursuzduk. Çünkü ya biz salaktık ya da Sertab Erener birinciliği aldığında koordinatlarımız farklıydı ve farkında olmadan birçok ülkenin komşusuyduk.
Neyse şu an için o kadar önemsiz bir konu ki bu. Nasıl olsa alışkınız, hepimiz biliyorduk bu sonu. Kendi düşen ağlamaz diyenlere ilave olarak kendi ipini çeken de acı çekerek ölmez demek istiyorum. Araya sıkıştırılan bir iki cümle ingilizcenin bizi kurtarmayacağından zaten emindim yine de Finlandiya gibi garip bir grubun kazanması da bu yarışmanın ayrı bir lütfu olsa gerek.
Tek temennim seneye yarı finalden çıkamamak ve boşu boşuna saatlerimizi ekran karşısında harcamamaktır. Maria ve Sakis de olmasa zaten izlenmezdi bu yarışma. Uzun zamandır böyle güzel bir komedi izlememiştim. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Dünya dinlemezse biz dinleriz, şarkımız süpear! Neydi ha dur:
-karşında supırstaa.. bu yaz hit olacak söylemedi demeyin. Her yerde sık sık duyacağız bu şarkıyı, kusana kadar dinleyeceğiz. Milletçe sahip çıkacağız hazinemize. "Arzu benim, arzu benim, arzu benim sanaaee" bi susar mısın, git çocuk falan bak lütfen!
not: tek süperstar Ajda Pekkan'dır.