Ağustos 28, 2008

"those girls that smile kindly then rip your life to pieces"

uymayan kelimeleri isteğiniz üzerine değiştirebilirsiniz ancak yarattığı etkiyi tartışmayalım bile.

Ağustos 23, 2008

Huzur depolanabilseydi eğer şu sıralar epey biriktirirdim.
Ama giderayak onunla da konuştuğumuz gibi şu hayatta güzel hiçbir şey depolanmıyor, bu yüzden aceleye getirmeye gerek yok öpüşmeleri, sevmeleri, sevişmeleri. Tadına vara vara, sakin sakin yaşamalı.
Ya da tüm basmakalıp gerçekleri elin tersiyle itip içten nasıl geliyorsa öyle davranmalı. Kolay kolay vazgeçemiyor insan tadına bir kez alıştı mı...


"handan, hamamdan geçtik,
gün ışığındaki hissemize razıydık;
saadetinden geçtik,
ümidine razıydık;
hiçbirini bulamadık;
kendimize hüzünler icadettik,
avunamadık;
yoksa biz...
biz bu dünyadan değil miydik?"

Ağustos 22, 2008

gelip gitmeler yasaklanmalı acilen.
aynı etkiyi yaratan şarkıları da yok etmeliyiz.
bunların tümünü hallettikten sonra hepimiz derin bir nefes alıp arkamıza yaslanabilir, saatin tik taklarına bakıp "zaman geçmek bilmiyor" yahu diyebiliriz.

Ağustos 16, 2008

Bazen sadece müzik anlatır söze gerek kalmaz.

inatla ghosts from the past...

ve bazıları geçmiş'imde bile yer alamıyorken...

en yeniye, en gelecek'ten gelmişe ghost muamelesi yapıp past ile sarmak sarmalamak, gitmesin diye sıkıca sarılmak ki
trenler kalkarken kulağı sağır edecek o sireni çalmaya devam ediyorlar hala.

hayatı eksik yaşamak bizim gibiler için kaçınılmaz olmalı, yoksa bu kadar karavana atış arada bir de olsa gideceğinden, biteceğinden emin olduğumuz nice ödüllerle taçlandırılmazdı.

öyle bir korkaklık hali ki tüm bedeninle uçmak isterken ayağını yerden çekememek...