Mart 31, 2011

Zaman geçiyor. İnsanların hayatları değişiyor. Başlıyor ve bitiyor her şey. Ben hep aynı kalıyorum gibi hissediyorum. Hep aynı şeyi yaşıyorum. Hep ben başlıyorum ve ben bitiyorum.
İçimi açacak değilim, kalbimi nereye sakladığımı, kiminle sakladığımı ben bile unuttum.
O halde ne yapıyorum, inan ben de bilmiyorum.

Mart 30, 2011

Bugün çok güzel bir şarkı dinledim sabah.
Çok kötü bir çizgi film izledim. Tom'a işkence yaptılar ve eğlendiler.
Sonra hocalarım gururumu okşayacak şeyler söylediler.
Dünyanın en güzel ceketi ve çantasını aldım.
Ama çok sarma sigara içtiğim için epey öksürdüm.
Hala mutluyum.
Öyle.

Mart 29, 2011

Bugün en sevdiğim dilde üç kitap aldım. En güzel yanı, onları daha önce başka dillerde okumuştum.
Çok beğendiğim bir filmi sinemada izledim.
Çok sevdiğim şarkıları huzurla dinledim.
Mutlu oldum.

Mart 24, 2011

Gereksinimlerimden vazgeçip yaşadığıma göre, lükslerimi gerçekleştiriyor olmam lazım. Aksi takdirde ben katıksız bir aptalım.
Ha bunun lüks olduğu bir dünya mıydı düşlediğim, elbette hayır, ancak ne yapalım.

mart, 2011

Bazen öyle yoğun, öyle arka arkaya geliyor ki bazı şeyler, nefesimin kesildiğini hissediyorum. Göz kararmalarım da bununla alakalı olabilir. Çocukken beynimde ur var zannettiğim zamanlar olmuştu. Migren çıktı sonra.
Şimdi de bir şey sanıyorum olup bitenleri, bakalım ne çıkacak, göreceğiz hep beraber zamanla.

Mart 22, 2011

"+ Çarem yok.

- Cehennemin dibinde de olsa o çare, yine de bulup çıkaracağım."


Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç birşey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...


*itiyat = alışkanlık



Tanrım, sen aklımı koru.

Mart 12, 2011

Onların olmadığı, onların gelemeyeceği, beklediğimize değeceği ve çocukluk resimlerimizle gideceğimiz bir dünya,

mümkün.

Onlar ise, bahsetmeye bile değmeyecek kadar,
ııım, neydi o kelime?
(lütfen aşağıdaki boşlukları doldurunuz)
Türk Dil Kurumu'nda yer alan -üçüncü- anlamın tam karşılıkları:

Sakil


öyle güzel anlar hatırlıyorum ki, mesela o kıyıya gidip kahvaltı yapmıştık beraber. Nasıl gittik ama onu hatırlayamıyorum. Ne yedik ne içtik hatırlamıyorum ama o fotoğrafı hatırlıyorum. Güneş. Işık. Yüzünün yarısı yok.

-çünkü-

Yüzünün yarısı benim.

Peki ama ben kimim?
Nereden çıktım şimdi?
Neden?

Çünkü bazen aşk,
bazen hayat
geri gelir.

Mart 09, 2011

"+ Kim için iyileşeceğim?

- Benim için, bizim için iyileşeceksin."


hava yine soğudu. bahar da sana benziyor biraz, bir varmış bir yokmuş.
ama sağ
ama sol.

bir tek sen!

yalanı.

Mart 05, 2011

ses ve öfke
ya da köy.
hangisiydi emin değilim.

ama hava çok güzel. bahar temizliği ondan da güzel, kahve de içersek üstüne bizden iyisi yok bile...