öyle bir ruh hali ki, ağzından çıkabilen tek cümle yine "ne gerek var?"
oysa bir yaz gününde moda çay bahçesinin oralarda bırakmıştın o cümleyi. bırakacağına söz vermiştin hatta.
sözünü tutamamanın ağırlığı, hatta üzerine toz biber gibi bahar yorgunluğu...
parmağını kıpırdatacak gücün yokken ağlayabiliyorsun hala. demek ki yaşıyorsun.
ah sylvia çık o kitaplardan, sıyrıl duvardaki fotoğrafından, karşıma gel beraber gözyaşı dökelim. bir işe yarasın tuzlu sularımız...
"istanbul'da kimim var? kimin için bu toz duman" derken pinhani, klavyeden damlalarını siliyorsun... yalnızlığını kalabalıkta yaşayamıyorsun.