Eylül 26, 2009

eğer sevdiğiniz insan yanınızda değilse her sabah yalnız uyanmaya alışırsınız. köşeyi döndüğünüzde karşınıza çıkma olasılığı olmadan yaşamaya başlarsınız. saat farklarını dert etmemeye, sizinle olmasa da birlikteymişsiniz gibi davranmaya çalışırsınız. beklemekten başka bir şey yapamayacağınızı fark ettiğiniz anda bol bol küfredeceğinizi sanıp yanılırsınız, arkadaşlarınızın yanında, ailenizin yanında, anlamsızca ve tek başınıza yürüdüğünüz sokaklarda -ki aslında koşmak istersiniz çoğu zaman- daha çok susarsınız.
yalnızlığınızın büyüklüğünü kıyaslayacak kimse bulamazsınız. zaman zaman ışıldar çoğunlukla içinize kapanırsınız.
iki kişiye çıkarttığınız hayatınızı tek kişi yaşayıp yine de mutlu olmaya çalışırsınız. çünkü beraber olmuşsunuzdur, beraber olacaksınızdır ki o zaman her şey çok daha güzel olacaktır, o zaman her şey tam olacaktır, o zaman hayatınız "tam" olacaktır ve diğerleri... hiç bitmek bilmeyen o "beraber olduğumuzda" ile başlayan ve sonsuza uzanan cümleler... inanırsınız.
kaçamazsınız.
saklanamazsınız.
yok olamazsınız.
var da olamazsınız.
nefes alırsınız.
"nefes" alamazsınız.
sıkışırsınız.
sıkışırsınız.
akrep ile yelkovanı birbirine bağlarsınız.
daha çok sıkıştırılırsınız.
vakit geçmez. günler geçmez.
geç
mez
geeeeeeç
meeeeeeez.
günler bitmez.
anlar gelmez.
anılar gitmez.
beklersiniz.
hayat tarafından bekletilirsiniz ki sıranız aylarca gelmez.
devam edilir.
ya da devam edilmez.
ama kaybolan
bu günleri
hiçkimse
bir gün çıkıp
size geri vermez.
çünkü veremez.

bu yazılanlar aslında uzar, daha çok uzar ama ne yazdıklarım ne de okuduklarınız size kalbimi göstermez.
çünkü elimden çıkan kelimeler cümlelerle kalbimi vermez.
veremez.