Derslerde tuttuğu notları evine gittiği zaman defterine geçiren, tüm derslere vaktinde giren, aralarda anlamadığı/kaçırdığı yerleri öğrenmek için hocaların peşinde pervane olan, notlar asıldığı zaman yüzünde kelebekler uçuşan bir öğrenci olmak yerine; tuttuğu notları biriktirip vizelerinden birkaç gün önce okuyan, sabah derslerine uyanamadığı için giremeyen, öğle derslerinden sıkıldığı ya da arkadaşları beklediği için çıkan, kaçırdığı/anlamadığı yerleri "arkadaşa sorarım" diye erteleyen ama hiç sormayan, notlar asıldığı zaman yüzünde ya balyoz yemiş ifadesi ya da orta şekerli kahve içiyormuş hali bulunan bir öğrenci oldum.
Kendime yılbaşı hediyesi olarak Head&Shoulders ve birçok çikolata aldım. Sylvia Plath arşivimde sadece Ariel eksik onu da almak üzereyim. Johnny Panik'i yayınevi yollayacak umarım- Odamın duvarlarına kesilmiş kırpılmış siyah beyaz fotoğraflar yapıştırdım, 3 tane renkli kalemim var ama hiçbirini kullanmıyorum, en sevdiğim metal kısmının rengi bakır rengine dönmüş tepeden basmalı tükenmez kalemim.
Ben özümde gerçekten iyi biriyim.