Dünyanın en güzel şarkısını dinlemek istememden daha doğal başka bir şey söyleyebilir misiniz bana? Bilmiyorum ki sizin de daha önceleri benimkilere benzer hayalleriniz olmuş mudur? Mesela siz de tüm sevdiklerinizi -ki onlar birbirlerini zaman zaman sevmeseler de- bir odada yaşatıp özledikçe o odaya girmeyi düşünmüş müsünüzdür? Onlara saksı çiçekleri gibi bakmayı, gerekli olan tüm ihtiyaçlarını karşılamayı ve bunları sadece ihtiyacınız olan sevgiyi tam vaktinde ve dozunda alabilmek için yapmayı kabul etmeniz gibi. Tüm bunlar neden kaynaklanıyor olabilir? Çok mu korkağım ya da çok mu cesursunuz?
İki nokta varsa neden her zaman iki ucuna eşit miktarlarda bölünmek ve gökten üzerime ölerek yağmak zorundasınız? Şemsiyem yok, asla kullanmam, sağ veya sol koluma saat takmam.
Bu dünyanın en gereksiz insanı kim sizce? Ben bazen bütün bir günümü bunu düşünmeye ayırıyorum. Zannettiğiniz ya da zannedebileceğiniz gibi büyük insanlar değil derdim, benim bahsettiklerim daha küçük. Mesela sürekli müşterilerini kazıklayan köşedeki bakkal mı ya da intikam üzerine intikam planları kuran ve hayatı "counter strike" şeklinde yaşayan arkadaşlarım mı?
O kadar çok insan tanıyorum ve her yeni kişiyle kendimden o kadar çok uzaklaşıyorum ki. Galiba tek yapmak istediğim odamı toplamak ve yarın gireceğim 2 -yazıyla iki- vizeden yüksek notlar almak.
Bu kadar mıyım ve bu kadar mıyız yani? Kimi önemsiyorum, kim tarafından önemseniyorum? Kim kahve hazırlarken, yemek yerken veya gün içerisinde başka şeyler yapıyorken beni hatırlıyor?
Öyleyse ben neden unutamıyorum birçok şeyi ve neden bu ruh halinde hissediyorum kendimi? Tüm sorular boşluğa fırlatılır uygun olanları zaman zaman cevaplanır.
Mor'lar kafamın içinde susmadan "öyle azaldık ve yıprandık ki" diyorlar, biliyor muydunuz ben çok cahilim.
Herkes evinde ve duruyoruz artık, canına tak ediyor ve susuyoruz artık.
Ve hayat.